Bir zamanlar Hindistan’da bir su çarkı varmış. Bu su çarkının etrafında iki tane su kabı bulunuyormuş. Su kapları birbirlerine çarprazlama olarak geçmiş bir direk yardımı ile tutturulmuş. Akıntı ile birlikte su kaplarından bir diğerine su akışı oluyor ve sulama sağlanıyormuş. Bu su kaplarından birine su tam ölçü olarak dolarken öbür su kabının dibi delikmiş ve sadece yarım ölçü su alabiliyormuş. Tam ölçü su alan kap yeni ve pırıl pırıl gözüküyormuş. Her zaman en büyük payı aldığından da oldukça gururluymuş hani.
Gel zaman git zaman bu delik kapta üzüntü yaratmaya başlamış. Zavallı her yarım ölçek su aldığında gururu iki paralık oluyormuş ve bu kusurundan çok utanıyormuş. Gün geçtikçe bu içine daha da dert olmaya başlamış. Bir süre sonra su çarkına dönmüş ve
"Özür dilerim" demiş.
"Kusurumu bağışlayın çok utanıyorum".
"Niye" demiş su çarkı "neden utanıyorsun ki?"
"Çünkü 2 yıl boyunca kusurumdan dolayı daha fazla efor sarfetmene neden oldum. Benim yüzümden aynı iş için daha fazla uğraştın. O kadar suyun da boşu boşuna gitmesine neden oldum."
Su çarkı "Dön ve sağ tarafına bir bak orada ne güzel çiçekler açmış ve sana gülümsüyor. Bunun nedeni ise sensin 2 yıl boyunca en güzel çiçekleri rüzgar senin sağ tarafına ekti. Çünkü senin kusurundan ötürü avantaj sağladılar. Geçen 2 yıl boyunca o çiçekler senden hayat buldu. Onlar çarkımın etrafını süslerken, sen kendi yolunda yürüyüp gidiyordun".
Kıssadan hisse: Hepimizin mutlaka birer kusuru vardır. Hepimiz belki de birer delik su kabıyız. Kusurlarımızdan korkmayalım ve utanmayalım, onları da benliğimizin güzel bir parçası olarak kabul edelim. Zayıflıklarımızda ise gücümüzü bulalım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder